12 Ocak 2023 Perşembe

Verem hastası sayısında artışa hazır mıyız?

Pandemi nedeniyle sağlık hizmetlerine ulaşımın kesintiye uğraması ve ekonomik koşulların giderek kötüleşmesi ülkemizde verem hasta sayısının artmasına yol açabilir.

Dünya Sağlık Örgütü'nün 2022 yılı Küresel Verem Raporuna göre koronavirüs pandemisinin sağlık hizmetlerini kesintiye uğrattığı 2020 yılında dünya genelinde tespit edilen verem hastası sayısı azaldı. (Grafik 1) Ancak bu azalma gerçek bir azalma olmayıp, yeni hastalara tanı konulamamasından kaynaklanmaktaydı. Pandeminin sağlık hizmetleri üzerindeki etkisinin azaldığı 2021 yılında ise verem hasta sayısında tekrar yükselme olduğu görüldü. Sağlık hizmetlerine erişimin kesintiye uğradığı dönemde tespit edilemeyen verem hastalarının toplumda daha uzun süre bulaştırıcı olduğu düşünülebilir. 

Grafik 1: Dünya genelinde tanı alan yeni verem hastaları, 2015-2021 ( DSÖ, 2021 Küresel Verem Raporu)


Dünya genelinden farklı olarak ülkemizde 2021 yılı ekonomik ve sosyal sorunların çarpıcı şekilde derinleştiği bir yıl oldu. Dünya genelinde gıda fiyatları 2021 yılında düşerken ülkemizde gıda enflasyonunun önü bir türlü alınamadı. Ülkemizde kontrolsüz şekilde yükselen gıda fiyatlarının kötü beslenenlerin sayısında artışa yol açması kaçınılmaz. Gıda fiyatlarının yanı sıra özellikle büyükşehirlerde konut kiralarında da önü alınamayan artışlar görüldü. Gıda fiyatları ve konut kirasındaki söz konusu artış eğilimi ülkemizde geniş toplum kesimlerinin temel gereksinimlerini karşılayamamasına yol açmış bulunuyor. 


Grafik 2: Dünya genelinde verem hastalığı artışına yol açan risk faktörleri ( DSÖ, 2021 Küresel Verem Raporu)


Verem hasta sayısında artışa neden olan en önemli değişkeni kötü beslenme oluşturuyor. (Grafik 2) Pandeminin yol açtığı sağlık hizmetlerine ulaşama durumu ile devamında ekonomik ve sosyal koşulların giderek kötüleşmesi nedeniyle ülkemizde önümüzdeki dönemde verem hasta sayısında artış olabileceğini göz önünde bulundurmak gerekiyor. Bu konuda karşılaştırma yapmaya elverecek resmi istatistikler bulunmasa da özellikle çocuklar arasında kötü beslenmenin arttığı bildiriliyor. Toplumda kötü beslenen kişi sayısı yüzde 10'un üzerine çıktığında yeni verem hasta sayısı 100.000'de 50'nin üzerine çıkıyor ki (Grafik 3), bu veri önümüzdeki dönemde ülkemizde verem hasta sayısında ciddi artış olmasının muhtemel olduğunu gösteriyor. Var olan olağanüstü koşullarda toplumun temel gereksinimlerini karşılamayan kesimlerine temel gıda desteğinin sağlanması gerekli.


Grafik 3: Kötü beslenmenin verem hastalığı sıklığındaki artışa etkisi ( DSÖ, 2021 Küresel Verem Raporu)



Verem hastalığı ile ilgili diğer bir önemli konu başlığını tedaviye dirençli verem sorunu oluşturuyor. Dünya genelinde tedaviye dirençli verem hastalığında tedavi başarısı yüzde 60 olarak bildiriliyor. Sıklığı artacak verem hastalarının bir bölümünün tedaviye dirençli verem hastası olacağını göz önünde bulundurursak, önümüzdeki dönemde verem hastalığı ile mücadelenin krize dönüşme riski taşıdığı söylenebilir. Verem hastalığının kontrolden çıkmaması için sosyal sorunların çözümüne yönelik gerçekçi adımların atılması ve kötü beslenen toplum kesimlerine yönelik yürütülen sosyal yardım programlarının güncel koşullar dikkate alınarak güçlendirilmesi önem taşıyor. Ayrıca toplumdaki risk gruplarına yönelik aktif verem sürveyansı çalışmalarının yürütülmesi ve sağlık hizmetlerine ulaşmakta güçlük çeken kesimlerin verem tanısı hizmetlerine ulaşımını kolaylaştıracak önlemlerin düşünülmesinde fayda var. Verem hasta sayısında beklenen artışa bağlı olarak ülkemizde verem kontrol çalışmalarının etkinliğinin gözden getirilmesi gerekiyor.  

Dr. Deniz Akgün



Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)