20 Mayıs 2020 Çarşamba

Kovid-19 ölümleri: Ya saymayı bilmiyoruz...

Kovid-19 pandemisine yol açan tür koronavirüs daha öncesinde bilinen bir hastalık etkeni olmadığı için bu hastalıkla mücadelede farklı ülke deneyimlerinden faydalanmak önem taşıyor. Bu nedenle ülkeler arası karşılaştırmalara sıklıkla başvuruluyor. Ülkeleri birbiriyle karşılaştırma açısından en fazla üzerinde durulan göstergelerden birini ise Kovid-19'a bağlı hastalar içinde ölenlerin oranı oluşturuyor.


Ülkeler arasında Kovid-19 hastalarının ölüm oranı %0 ile %12 arasında değişiyor. Bu değişkenliğin ülkelerin salgının farklı aşamasından bulunması, nüfusun içindeki yaşlı oranı, uygulanan tedavi protokollerinin farklı olması ya da Kovid-19'a bağlı ölüm tanımının farklı olmasından kaynaklanabileceği tahmin ediliyor.

Konuyla ilgili Lancet dergisinde yayınlanan bir araştırmada ise ülkeler arasında Kovid-19 ölüm oranı farklılığının ülkelerin politik durumu ile ilişkili olabileceği sonucuna ulaşıldı. Çalışmanın bulgularına göre bir ülkede yönetim liberal demokrasiye ne kadar yakınsa, hastalar arasında Kovid-19 ölümlerinin oranı o kadar artıyor. Otokrasiyle yönetilen ülkelerde ise Kovid-19 ölümlerinin oranı demokrasiyle yönetilen ülkere göre daha az. Çalışmada Güney Doğu Asya ülkelerinin çoğu otokrasiye yakın ülkeler olarak değerlendirilirken, Batı Avrupa ve Kuzey Amerika ülkeleri ise liberal demokrasi ile yönetilen ülkeler olarak kabul edilmiş. Ülkelerin politik durumunun dışında Kovid-19 ölüm oranını etkileyen bir diğer faktörün ise hastane yatak sayısı olduğu sonucuna ulaşılmış.* Ülkelerin nüfus başına düşen hastane yatağı sayısı arttıkça Kovid-19'a bağlı ölüm oranı azalıyor.

Grafik: Ülkelerin politik rejimine göre ilk 100 hastadan sonra olgu ölüm hızı

Bu sonuçlar genel olarak Batı tipi demokrasi ile yönetilen ülkelerin toplumun sağlığını koruma açısından zaafiyete sahip olduğunu düşündürüyor. Araştırmanın raporunda belirtildiği gibi Batı tipi demokrasiden uzak ve kollektivist yapıdaki toplumlarda kısıtlamalara daha fazla uyum gösterilmesi, Kovid-19 ölümlerinin daha az görülmesine yol açmış olabilir. Ancak bu ülkelerde Kovid-19 ölümlerinin daha az görülmesinin bir diğer olası nedeninin ise Kovid-19'a bağlı ölüm tanımlamasındaki farklılıklar olabileceği düşünülüyor. Avrupa Hastalık Kontrol Merkezi (ECDC) ülkeler arası karşılaştırma yapılabilmesi için Kovid-19 ölüm bildiriminde DSÖ'nün sınıflamasına uyulmasını öneriyor. Buna göre Kovid-19 olduğu düşünülen bir kişi öldüğünde Pcr testi pozitif ise kesin Kovid 19, negatif ise olası Kovid-19 olarak kabul edilmesi ve Kovid 19 ölümlerine dahil edilmesi gerekiyor. Çünkü kesin tanı konulması için gerekli olan Pcr testi pozitifliği hastaların hepsinde ortaya çıkmayabiliyor. Kovid-19 hastalarının bazı durumlarda yarısından azında Pcr testi pozitif bulunuyor. Bu nedenle Kovid-19 ölüm oranı yüksek olan Belçika gibi bazı ülkelerde olası ölümler de Kovid-19 ölümlerine dahil ediliyor. Ancak İngiltere ve Türkiye gibi bazı ülkelerde ise Kovid-19 olduğu düşünülen bir kişide eğer Pcr testi negatif çıkmış ya da test yapılmamışsa Kovid-19'dan ölmüş sayılmıyor.

Kovid-19 tanısını destekleyen tıbbi bulguların varlığına rağmen Pcr testi negatif çıkmış olan hasta sayısı ve bu hastaların ne kadarının öldüğünün kamuoyu ile paylaşılmaması, Tükiye'deki salgın kontrol çalışmalarının değerlendirilmesi ve iyileştirilmesini güçleştiriyor. Yukarıda bulgularını özetlediğimiz çalışmada, verileri analiz edilen ülkeler arasında Türkiye bulunmuyordu. Ancak Türkiye'nin Kovid-19 ölüm oranının görece düşük olduğu ve bu yönüyle çalışmada verileri analiz edilen ülkeler arasında otokratik ülkelere benzediği söylenebilir. Araştırmada kullanılmış olan ülkelerin demokrasi açısından derecelendirilmesine yönelik 2018 yılına ait veri setine göre ise Türkiye seçimli otokrasiyle yönetilen ülkeler arasında yer alıyor.** Ülkeler arasındaki Kovid-19 ölüm oranı farklılığının olası nedenlerini irdeleyen söz konusu araştırmanın bulgularına uyarlayacak olursak, Türkiye'de Kovid-19 ölüm oranının düşük olmasının iki mantıklı açıklaması olabilir: Ya saymayı bilmiyoruz ya da veriye dayalı salgın yönetiminin öneminin farkında değiliz!

Kaynak:
*: Why does COVID-19 case fatality rate vary among countries? https://papers.ssrn.com/sol3/papers.cfm?abstract_id=3576892




Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)