25 Mart 2020 Çarşamba

Covid-19 Pandemisini Yönetmede Eleştirel Yaklaşımın Önemi



Habermas’ın eleştirel teorisi gerçekliğin nesnel, öznel ve sosyal görünümleriyle ve bunların kendi içindeki etkileşimleriyle ilgilenir. Max Horkheimer’e göre ise bir teori, insanları bulundukları kısıtlayıcı koşulları değiştirerek onları özgürleştirdiği ölçüde eleştireldir. Covid-19 pandemisinin etkili olduğu günümüz koşullarında salgın yönetiminin, teorik temelleri Frankfurt Okulu düşünürlerinde yer alan  sözünü ettiğimiz eleştirel yaklaşımla yürütülmesi başarılı olma şansını arttıracaktır.  


Eleştirel olma
Salgın dönemlerin neyin iyi yapılmakta olduğu yerine neyin eksik yapılmakta olduğu sorusunun yanıtının aranması daha uygun olacaktır. Çünkü pandemik bir hastalık salgını sırasında var olan kapasite ve olanakların yetersiz kalması beklenir. Neyin daha iyi yapılması gerektiği ve neyin tam olarak yapılamadığı sorusu salgın yönetimi sürecinin her aşamasında yeniden sorulmalıdır.  

Gerçekçi olma
Salgın yönetiminin bir diğer özelliği gerçekçi olmaktır. Alınan etkili önlemler sayesinde pandemik bir hastalığın bir ülkede görülmeyeceğinin varsayılması ya da bazı genlere sahip olanlarda bu hastalığın görülmediği gibi fikirler gerçekçi bir yaklaşımı temsil etmedikleri için salgın yönetimi açısından uygun olmayacaktır. 

Çok taraflı çalışma ve etkin kamu otoritesi
Salgın yönetiminin bir diğer özelliği çok disiplinlilik, çok sektörlülük ve toplum katılımının sağlanması oluşturmaktadır. Süreç yönetilirken farklı kurumların, değişik disiplinlerden bilim adamlarının ve toplumun görüş ve değerlerinin dikkate alınması gerekir. Ancak salgın yönetiminin çok boyutlu olması, hızlı ve etkili karar almaya engel olmamalıdır. Yetki ve sorumlulukları tanımlanmış kamu otoritesinin gerekli istişareleri yaptıktan sonra hızlı ve etkili kararları alabilmesi gerekir. Karar aşamasında farklı görüşteki kişilerin yer aldığı kurul türü yapılanmalara tavsiyede bulunmanın ötesinde rol verilmesi, kurul içi tartışmalarla geçecek süre zarfında kararların hızlı şekilde alınmasını önleyebileceği gibi alınan kararların kimin sorumluluğunda olduğu konusunda da belirsizliğe neden olabilir. 

Veriye dayalı olma
Salgın sürecinin veriye dayalı yönetilmesi büyük önem taşımaktadır. Salgınla ilgili verilerin salgın süresince aynı yöntemle toplanması, alınan önlemlerin ne ölçüde etkili olduğunun veriler aracılığıyla sürekli değerlendirilmesi, verilerin raporlama yoluyla tüm açıklığıyla kamuoyu ile paylaşılması tercih edilmelidir. Eğer ek bazı önlemlerin alınması gerekiyorsa bunun nedeninin bilimsel verilerle gerekçelendirilmesi önemlidir. 

Gerçekçilik, çok taraflılık, veri dayalı bilimsel yöntem ve kamu otoritesinin etkinliği salgın yönetiminin kilit unsurlarını oluşturur. Eğer salgın yönetimi bilimsel yöntem ve eleştirel bakış açısı ile yerine getirilirse gerekli durumlarda doğru hamlelerin yapılmasının yanı sıra salgınla mücadele çalışmalarına toplumun katılımı ve uyumu da sağlanmış olur.


Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)