2 Mart 2023 Perşembe

Depremden etkilenenlere sunulan sağlık hizmetleri: Riskler ve olanaklar...

Depremden etkilenen kişilere sunulan sağlık hizmetlerinin planlanmasında uzmanlık alanlarına dayalı geleneksel sağlık hizmetleri anlayışının dışına çıkılması önem taşıyor.


Depremden etkilenen bireylere yönelik sağlık hizmetlerin sahip olması gereken özellikler arasında temel sağlık hizmetleri yaklaşımına uygun olma, psikososyal belirleyicileri dikkate alma ve çevre sağlığı belirleyicilerine duyarlı olma ve koordineli ekip hizmeti yer alıyor.




Psikososyal etkenlerin öncelikli olması

Depremden etkilenen bölgelerde kişilerin sağlık sorunlarının temelinde beslenme, barınma, kendini güvende hissetme gibi psikososyal etkenlerin önem taşıdığı biliniyor. Bu yönüyle depremden etkilenenlerin öncelikli gereksinimlerini psikososyal sorunlar oluşturuyor. Bireylerin temel gereksinimlerini karşılamaya yönelik desteklerin sürekliliği sağlanmadan ortaya çıkan sağlık sorunlarına çözüm bulunması söz konusu olamamaktadır. Bu nedenle depremden etkilenen bireylerin  ortaya çıkan ya da ağırlaşan sağlık sorunlarının arka planında karşılanamayan psikossoyal gereksinimlerinin rol oynayabileceğini göz ardı etmemek gerekir. 

Temel sağlık hizmetleri anlayışına uygun hizmet modeli

Depremden etkilenenlere sunulan sağlık hizmetlerinin bir diğer özelliğini temel sağlık hizmetleri yaklaşımına uygunluk oluşturuyor. Deprem bölgelerinde hastane sağlık alt yapısının büyük ölçüde zarar görmüş olması nedeniyle öncesindekine benzer şekilde uzmanlık alanlarına dayalı geleneksel sağlık hizmetlerinin  sürdürülmesi olanaklı değildir. Depremden etkilenenlere sunulacak sağlık hizmetlerinde temel sağlık hizmetleri aracılığıyla sunulan birinci basamak sağlık hizmetlerinde merkezi rol oynaması gerekir. Bağışıklama, aile planlaması, ana çocuk sağlığı izlemleri, kronik hastalık izlemleri gibi temel sağlık hizmetleri uygulamalarının depremden etkilenen nüfusun tamamına ulaştırılabilmesi önem taşıyor. Buralarda edinilecek deneyimlerin sağlık sektörü içinde güçlendirilmiş birinici basamak sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi açısından da faydalı olacağı söylenebilir. 

Çevre sağlığı belirleyicilerine duyarlı olma

Çevre sağlığı belirleyicilerine duyarlı olunması depremden etkilenenlere sunulan sağlık hizmetlerinin önemli bir diğer özelliğidir. Yıkılan binalardan çevreye yayılan asbest ve diğer bazı kimyasal kirleticilerin sağlık etkilerini değerlendirmeye alınması önem taşıyor. Bunun dışında geçici yerleşim yerlerinin sanitasyon koşullarının sağlanması da sağlık hizmetlerinin önemli bir bileşeni olarak görülmelidir. Temiz su sağlanması, atıkların uzaklaştırılması, vektör kontrolü gibi hizmetlerin varlığı ve bu hizmetlerin denetimi depremden etkilenen bölgelerde sunulan sağlık hizmetlerinin önemli unsurları arasında yer alıyor. Çevre sağlığı belirleyicilerine duyarlı sağlık hizmetleri organize edilemediği durumlarda geçici barınma yerlerinde salgın hastalıkların ortaya çıkma riski artabilecektir. 

Koordineli ekip hizmeti

Koordineli ekip hizmeti depremden etkilenenlere sunulan sağlık hizmetlerinin olmazsa olmazıdır. Depremden etkilenen nüfusun sosyo-demografik özelliklerinin saptanması, bilgilerin kayıt altına alınması, risk grubunda yer alanların izlemlerinin yapılması koordineli şekilde yürütülebilmelidir. Sunulan psikososyal hizmet örüntüsü içinde psikolog, sosyal çalışmacı, çocuk gelişimci, ebe, hemşire, doktor gibi çeşitli mesleklerden personelin hizmetlerinin koordineli olarak sunulması ve ekip üylerinin birbirinin yaptıkları hakkında bilgi sahibi olması, heizmetlerin etkin ve verimli şekilde sunulması açısından önemlidir. Depremden etkilenen kişilerle ilgili toplanan sağlık verilerinin analiz edilerek sağlık hizmet sunucuları ve kamuoyu ile düzenli olarak paylaşılması da önem taşımaktadır. Verilerin düzenli olarak paylaşılması sağlık hizmetlerinin etkinliğinin artması ve toplumun sağlık hizmetlerine katılımını açısısından önem taşımaktadır.  


Depremzedelerin geçici barınma yerlerinde kendi yaşamları açısından herhangi bir sorumluluk üstlenememeleri ilerleyen dönemlerde ciddi psikososyal sorunlara neden olabilir


Depremden etkilenenlerin yaşamları konusunda sorumluluk üstlenebilmesi

Depremden etkilenen bireylerin yaşadıkları yerlerden uzakta otel, yurt gibi yerlerde ne kadar süreceği belirsiz bir süreler için barındırılması ve burada kendi yaşamları açısından herhangi bir sorumluluk üstlenememeleri ilerleyen dönemlerde ciddi psikososyal sorunlara neden olabilecektir. Bu nedenle geçici barınma gereksinimlerinin kişilerin depremden önce yaşadıkları yerleşim yerlerinin yakınlarındaki çadırkent, konteynırkent gibi alanlar aracılığı ile sağlanması tercih edilmelidir. Kişiler geçici barınma yerlerinde yaşamlarını sürdürürken sonraki yaşamlarının planlanması açısından da sorumluluk üstlenebilmelidir. 

Deniz Akgün
Halk sağlığı uzmanı 

Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)