2 Aralık 2013 Pazartesi

Seks işçileri BM'den boşuna prezervatif istememiş

Kasım ayı sonunda birbiriyle ilgili iki haber basında kendine yer buldu.

Bunlardan biri BM'den prezervatif isteyen Türkiye'deki seks işçileri ile ilgiliydi. Habere göre Kırmızı Şemsiye Derneği Başkanı Kemal Ördek, Türkiye'deki seks işçilerinin sağlık kurumlarından artık eskisi gibi prezervatif temin edemediklerini belirtiyor. Halk sağlığı yöneticilerinin de kendileriyle görüşmekten, "fuhuşu meşrulaştırma durumuna düşmemek için" kaçındıklarını belirtiyor. İlgili haber için lütfen tıklayınız.

İkinci haber ise Türkiye'de HIV/AIDS hastalığının yayılmasıyla ilgili. Bu haberde ise 2000 yılında 158 olan yeni tanı konulan HIV/AIDS'li sayısının, 2013 yılında 1200'e ulaştığı belirtiliyor.  İlgili haber için lütfen tıklayınız.



Şimdi Nasrettin Hoca gibi "Eğer kedi buysa ciğer nerede?" diye sormadan edemiyorum. AIDS hastalığının son dönemde yayılma hızı artıyorsa, risk grubundaki kişilere ücretsiz prezervatif dağıtılması uygulamasında neden aksamalar olmaktadır? Riski grubundakilere prezervatif dağıtırsak, gayri ahlaki ilişkileri meşrulaştırmış oluruz şeklindeki bir düşüncenin sağlık yönetimi içinde taraftar bulması kabullenilebilir bir durum mudur? Bu anlayışa sahip yöneticiler toplum sağlığı risklerinden ülkemizi koruyabilecekler midir?

Dr. Deniz Akgün

Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)