I
(Koruyucu sağlık)
Sağlık Bakanlığı'nın öncelikli görevi hastalıklara yol açan etkenleri tespit ederek hasta kişilerin tedavi edilmesi değildir. Hasta kişilerin tedavi edilmesi işini esas olarak bu alanda eğitim almış ve yetkilendirilmiş hekimler ile hekimleri istihdam eden sağlık kuruluşları üstleniyor. Sağlık Bakanlığı'nın öncelikli görevi ise toplumun hastalanmasına yol açabilecek etkenlerin tespi edilmesi ve bu etkenlerin kontrol edilmesidir. Bu nedenle Bolu'da merkeze bağlı Yuvalı köyünde su kaynaklı olduğu tahmin edilen ve onlarca kişinin hastalanmasıyla sonuçlanan salgının nedenlerine yönelik bilimsel bir çalışmanın raporunun kamuoyu ile zamanlıca paylaşılması son derece önemli. Bu tür salgınların tekrarlanmaması için alınması gereken önlemlerin kamuoyu ile paylaşılması da önem taşıyor. Sağlık Bakanlığı'nın içme suyu temini konusunda denetleyici görevi olduğu düşünülse de içme suyu kaynaklı salgınları ortaya çıkması bu alanda yeki ve sorumluluk dağılımının belirsizliğine işaret ediyor.
II
(Çevresel riskler)
İçme suyu kaynaklarının kirlilikten korunması Türkiye'de kamu yönetiminin üstesinden gelemediği sorun başlıklarından birisidir. Ülkemizde makro politika açısından da çevresel risklerle baş edilmediği söylenebilir. Ülkenin son bir kaç haftalık gündemine baktığımızda çevresel kirlilikle ilgili risklerin kontrol altına alınamamasına ilişkin örnekler görülüyor. İngiltere'den kaçak yollardan getirilen plastik çöplerin izinin Adana ve Mersin'de rastlanması, Erzincan İlyiç'de altın madeninde gerçekleşen siyanür sızıntısı ile Fırat nehrinin su havzasının kirlenmesi, Aliağa'ya getirilmesi planlanan Brezilya donanmasına ait uçak gemisinin asbest ve ağır metal yükünün yol açacağı riskler bunların örnekleri. Bu olaylar Türkiye'de çevresel risklerin kontrol altına alınmasına yönelik politikaların eksikliğine işaret ediyor. Hastalıklardan korunmaya yönelik sağlıklı çevrenin oluşturulabilmesi için çevreyi kirleten teknolojilerden rant elde edilmesinin önüne geçilmesi gerekir.
III
(Su temini)
Türkiye'de köylerde sağlıklı su temini işinin kimin görevi olduğu konusunda karmaşanın yaşandığını görülüyor. Sağlık su temini için kaptaj, isale hattı, su deposu, klorlama düzeneği ve su şebekesi gibi alt yapı yatırımlarına ihtiyaç var. Köylerde bu tesislerin oluşturulması için bazı yatırımların yapılması gerekiyor. Özellikle bütünşehir yasası ile birlikte büyük şehir olan ve olmayan yerlerde bu yatırımların kim tarafından yapılacağı, buna yönelik yeterli bütçenin olup, olmadığı konularında karmaşa ortaya çıktı. Merkezi idare ile yerel idare arasında sıkı işbirliği gerektiren kırsal bölge içme suyu yatırım programının sağlıklı şekilde yürütülemediği gözlemleniyor. Hangi kurumun görevi olursa olsun o hizmetten gelir elde edilmeyecekse, olumsuz bir durum yaşanmadığı sürece kamu kurumlarının köylere içme suyu yatırımı yapmaya pek istekli olmadıkları söylenebilir. Kamu kurumlarının işleyişine ve kamu yönetim sisteminin kılcal damarlarına kadar sızmış olan verimlilik ve kalite yönetimi gibi ilkeler aracılığı ile hastalıklardan korunmaya yönelik sağlıklı çevrelerin oluşturulması pek mümkün değil.
Deniz Akgün,
@drDenizAkgun
www.drdeniz.info