6 Ağustos 2012 Pazartesi

Halk sağlığı hizmetleri yerel yönetimlere devredilebilir mi?

Son günlerde tartışılan yerel yönetim reformu ile birlikte sağlık hizmetlerinin de yerel yönetimlere devredilmesi konusu tartışılıyor. (1)  Yeni dönemde kamu hastanelerinin kamu hastane birlikleri adı altında özerk işletmelere dönüştürülmesi ve aile hekimlerin de SGK ile sözleşme imzalaması hedefleniyor. Dolayısıyla yerel yönetimlere devredilmesi planlanan sağlık hizmetlerinin halk sağlığı hizmetleri olabileceği görülmekte.

Sağlık hizmetlerinde desantralizasyon özellikle sağlık harcamalarının hızla arttığı 1980’li yıllardan itibaren maliyetlerin sınırlandırılmasını önceleyen politikalarla önerilmiştir. Yerelleştirme (Desantralizasyon) Dünya Bankasının ‘yapısal uyum’ politikaları çerçevesinde gündeme gelen bir konudur. (2)

Ancak halk sağlığı hizmetlerinin yerel yönetimlere devredilmesi konusu dünya genelinde tartışmalı olan ve olumsuz sonuçlarıyla karşılaşabilinen hassas bir konudur. Halk sağlığı hizmetlerinin yerel yönetimlere devredilmesiyle özellikle hizmetlerin organizasyonu ve mali destek konusunda aksamaların yaşanabildiği belirtilmektedir.  Özellikle gelişmekte olan ülkelerde yerel yönetimlerin gelirleri sağlık hizmetlerinde oluşan giderleri karşılayabilecek nitelikte olmayabilmektedir.  (3)

Halk sağlığı hizmetlerinin yerelleştirilmesiyle ortaya çıkan organizasyon sorunları

1990'da Papua Yeni Gine'nin Western Highlands bölgesinde sağlık hizmetleri desantralize edildi. Uygulamdan 2 yıl sonra sağlık çalışanları ve bölge sağlık yöneticileriyle konuyla ilgili değerlendirme yapıldı. Sağlık çalışanlarının özellikle yerel sağlık yöneticilerinin donanımlı olmaması, fonların diğer programlara aktarılması,  ulaşım sorunları, ilçeler arasında personel eşitsizlikleri ve uygun mesleki denetim eksikliği olduğunu belirttikleri görülmüştü. Daha ileri düzeyde desantralizasyonun ise mesleki destek ve sağlık personelinin gözetiminde yetersizlik, ilçe ve bölge sağlık yöneticilerinin rollerindeki belirsizlik, ilçe sağlık yetkililerinin yöneticilik konusunda eğitim eksikliği, yerel seçilmiş yetkililerin yetersiz gözetimi ve bütçe yetersizlikleri olarak belirilmiştir. (4)

Aksayan koruyucu sağlık programları

Yerelleştirme koruyucu sağlık programlarını da olumsuz etkileyebilmektedir. 1980-1997 yılları arasında  halk sağlığı hizmetlerinin desantralize edilmesiyle orta gelirli ülkelerde bağışıklama hızlarında %5.2'lik bir düşüşün gerçekleştiği görülmüştür. (5)  Benzer şekilde Latin Amerika'da salgın hastalıkların kontrolü önceliğini kaybettiği görülmüş ve Sıtma, Deng Ateşi, Şagas hastalılarının kontrolüne yönelik programların uzmanlık ve etkililiklerini kaybettikleri gözlenmiştir.  (6)

Sonuç yerine

Ülkemizde 663 sayılı KHK ile yapılan değişikliklerle Sağlık Bakanlığı Merkez ve taşra teşkilatının 2'ye bölünerek Halk Sağlığı Müdürlüğü ve Sağlık Müdürlüğü şeklinde ikili yönetim organizasyonuna gidildiği görülmektedir. KHK ile yapılan bu değişiklikler halk sağlığı hizmetlerini yerel yönetimlere devredilmesinin planlandığını düşürmektedir. Ancak dünya genelinde halk sağlığı hizmetlerinin yerelleştirmenin olumsuz sonuçlarının bulunduğu ve koruyucu sağlık hizmetlerinin olumsuz etkilenebildiğini gözden kaçırmamak gerekir. Halk sağlığı hizmetlerinin yerel yönetimlere devredilmesi ülkemizde salgın hastalıklarda artış yaşanmasına ve koruyucu sağlık programlarının tümüyle etkisizleşmesine neden olabilir.

Dr. Deniz Akgün
Halk sağlığı uzmanı

Anahtar sözcükler

koronavirüs (34) çevre kirliliği (30) Kovid-19 (29) hava kirliliği (22) kanser (22) pandemi (21) iş sağlığı (16) beslenme (12) bulaşıcı hastalıklar (11) salgın (11) kalp hastalıkları (10) pestisid (10) çevrecilik (10) egzersiz (9) içme suyu (9) işe bağlı sağlık sorunu (8) bağımlılık (7) iş kazası (7) kalp krizi (7) koronavirus (7) obezite (7) çocuk sağlığı (7) aile planlaması (6) aşı (6) birinci basamak sağlık (6) diyabet (6) işçi sağlığı (6) yoksulluk (6) cinsel yolla bulaşan hastalık (5) gıda güvenliği (5) işsizlik (5) kısırlık (5) stres (5) ölüm (5) akciğer kanseri (4) astım (4) ekonomik durgunluk (4) grip (4) iş güvenliği (4) otizm (4) rahim kanseri (4) sağlık finansmanı (4) zihinsel işlev (4) Bisfenol A (3) Kuş gribi (3) allerji (3) antibiyotik (3) antidepresan (3) asbest (3) besin zehirlenmesi (3) depresyon (3) doğurganlık (3) erken ölüm (3) gebelik (3) iklim değişikliği (3) iş gerilimi (3) kollesterol (3) korunma (3) kızamık (3) meme kanseri (3) sağlık (3) tedavi (3) verem (3) vitamin (3) yaşam süresi (3) ABD (2) HPV (2) KOAH (2) MERS (2) Suriye (2) akciğer hastalıkları (2) arsenik (2) ağrı kesici (2) cinsel ilişki (2) cinsellik (2) endokrin bozucular (2) eşitsizlik (2) finansal kriz (2) genç (2) gonore (2) hastalık (2) ilaç direnci (2) inme (2) kent (2) kent sağlığı (2) kondom (2) koruyucu sağlık (2) kronik hastalıklar (2) madde bağımlılığı (2) migren (2) nükleer santral (2) okul (2) prostat kanseri (2) romatizma (2) sıtma (2) tarama (2) zoonoz (2) çocuk felci (2) üreme sağlığı (2) şeker hastalığı (2) GDO (1) H7N7 (1) H7N9 (1) SARS (1) akrilamid (1) alkol (1) ambalajlı su (1) aşı karşıtlığı (1) baharat (1) bel soğukluğu (1) benzen (1) beyaz et (1) biber gazı (1) boğmaca salgını (1) cezaevi (1) damar sertliği (1) difteri (1) doğum defekti (1) doğum riski (1) düşük doğum ağırlığı (1) egzema (1) endometriosiz (1) endometrium (1) enfeksiyon (1) erken doğum (1) erken püberte (1) eroin (1) evde doğum (1) gastroşisiz (1) gelir düzeyi (1) genetik hastalıklar (1) hafıza (1) halı (1) hastane (1) hipotiroidizm (1) ilaç (1) ishal (1) istismar (1) iç ortam kirliliği (1) kabakulak (1) kadın sağlığı (1) kadın ölümlülüğü (1) kahvaltı (1) kahve (1) kan kanseri (1) kellik (1) kentsel dönüşüm (1) klamidya (1) kortikosteroid (1) kuduz (1) kuru göz (1) kuru temizlemeci (1) lenfoma (1) maden (1) meme gelişimi (1) mezotelyoma (1) modern yaşam (1) nanoteknoloji (1) neoliberalizm (1) nörolojik hastalıklar (1) parkinson (1) perflorin (1) psikososyal stres (1) psoriasiz (1) ruhsal sorun (1) salmonella (1) sağlık çalışanları (1) sigara (1) silikosiz (1) tek sağlık (1) vaka tanımı (1) yaşlı (1) yaşlı sağlığı (1) özelleştirme (1)